Eğitim-Bir-Sen’den “Milli Eğitim Akademisi” raporu
Eğitim-Bir-Sen Stratejik Araştırmalar Merkezi (EBSAM), öğretmen yetiştirme ve atama politikalarında yeni bir dönemi hedefleyen Milli Eğitim Akademisini mercek altına alan kapsamlı raporunu yayımladı. Türkiye’nin 81 ilinden yaklaşık 6 bin öğretmen ve okul yöneticisinin katılımına dayanan saha çalışması, Akademi müfredatına ilişkin somut öneriler ve yedi başlık altında politika seti sunuyor.
KURUMSAL ROL, NİTELİKSEL DÖNÜŞÜM
125 sayfalık rapor, Milli Eğitim Akademisi’ni kurumsal, pedagojik ve yönetsel açılardan kapsamlı biçimde inceliyor. 21. yüzyılın toplumsal ve teknolojik dönüşümünün öğretmenlik mesleğini nasıl yeniden tanımladığına dikkat çekilen çalışmada, Akademi’nin bu dönüşümde üstlenebileceği kritik rol ayrıntılı biçimde değerlendiriliyor.
81 İLDEN 6 BİNE YAKIN KATILIM
EBSAM koordinasyonunda 1–6 Temmuz tarihlerinde yürütülen araştırmaya 4.384 öğretmen ve 1.533 okul yöneticisi katıldı. Bulgular, Akademi’nin öncelik alanlarını ve eğitim içeriklerini somutlaştıran önerilerle birlikte rapora yansıtıldı.
SINIF YÖNETİMİ
Öğretmenler, göreve başlamadan önce öncelikli olarak güçlendirilmesi gereken alanın sınıf yönetimi olduğunu vurguladı. Bunu; sınıf içi disiplin, etkili iletişim, psikolojik dayanıklılık, stres yönetimi, problem çözme, motivasyonun sürekliliği, dijital araç kullanımı, yaratıcı düşünme, ölçme-değerlendirme ve sendikal haklar izledi.
Öne çıkan diğer başlıklar: milli–manevi değer bilinci, bölgesel-kültürel uyum, okul idaresi, öğretmen–öğrenci–veli iletişimi, bireysel farklılıkların gözetilmesi, çokkültürlülük ve kapsayıcılık, protokol kuralları, tecrübe aktarımı atölyeleri.
ETKİLİ İLETİŞİM VE LİDERLİK
Yöneticiler, yönetici adayları için en kritik alanın etkili iletişim olduğunu belirtti. Problem çözme, okul yönetimi, etik değerler, stres ve kriz yönetimi, okul iklimi, kurumsal liderlik, planlama, motivasyonun sürekliliği, bütçe–veri yönetimi, mevzuat bilgisi de öne çıkan başlıklar arasında yer aldı. Göreve başlandığında karşılaşılan en büyük zorluğun çatışma yönetimi olduğu belirtildi.
MÜFREDATA İLİŞKİN TEMEL TAVSİYELER
Araştırma bulgularına göre Akademi müfredatı:
Uygulamayla desteklenmiş içerik yoğunluğuna sahip olmalı,
Öğretmenlik mesleğinin etik, sosyolojik ve kültürel yönlerini gözetmeli,
Liyakat temelli bir değerlendirme ve mentorluk sistemiyle tamamlanmalı.
7 BAŞLIKTA POLİTİKA ÖNERİSİ
TESTTEN ÇOK BOYUTLU DEĞERLENDİRMEYE GEÇİŞ:
Adaylar yalnızca sınav puanıyla değil; empati, iletişim, pedagojik sezgi, sınıf yönetimi gibi yetkinliklerle de ölçülmeli. Akademi koordinasyonunda vaka çalışmaları ve ders simülasyonları ile nesnel değerlendirmelerde bulunulmalı.
UYGULAMA ODAKLI ÖĞRETMEN YETİŞTİRME:
Teori–pratik entegrasyonu için mikro öğretim, proje tabanlı çalışmalar ve vaka analizi temelli dersler yaygınlaştırılmalı; mentorluk sistematik hale getirilmeli.
SÜREKLİ MESLEKİ GELİŞİMİN STRATEJİKLEŞTİRİLMESİ:
Eğitim fakülteleri ve hizmet içi eğitimler kariyer, ücret ve ödüllendirme gibi teşviklerle desteklenmeli; programlar kişiselleştirilmiş ve etki odaklı tasarlanmalı.
YÖNETİMDE LİYAKAT KÜLTÜRÜ:
Şeffaflık–hesap verebilirlik ilkeleriyle veri temelli değerlendirme sistemleri kurulmalı; liyakat esaslı performans ödüllendirilmeli.
ESNEK VE MODÜLER MÜFREDAT TASARIMI:
Deneyim temelli öğrenme, proje tabanlı eğitim, dijital okuryazarlık ve yenilikçi teknoloji kullanımı Akademi müfredatının omurgasını oluşturmalı.
KURUMSAL UYUM–AKADEMİK ÖZGÜRLÜK DENGESİ:
Daha az hiyerarşik, iş birlikçi ve bilimsel karar süreçlerine açık bir yapı; hem Bakanlık birimi disiplinini hem de üniversite benzeri özgür ortamı birlikte mümkün kılmalı.
MEVZUAT VE STATÜ NETLİĞİ:
7528 sayılı Kanun çerçevesinde Akademi’de eğitime alınan öğretmen adaylarının hukuki statüsü netleştirilmeli; 657 sayılı Kanun bağlamında “aday memur” statüsü ve ücret esasları düzenlenmeli.
NİTELİKLİ ÖĞRETMEN, SÜRDÜRÜLEBİLİR SİSTEM
Rapor, Milli Eğitim Akademisi’nin uygulama temelli eğitim, çok boyutlu değerlendirme ve liyakat odaklı yönetim ilkeleriyle tasarlanması halinde; mesleğe daha donanımlı, motive ve ilham veren öğretmenler kazandıracağını, bunun da eğitim sisteminde kalıcı kalite artışı yaratacağını vurguluyor.
Kaynak: Manşet Haber