Bugun...

Amaç eğitime katkı sağlamak

Türkolog Yusuf Güler, Türkiye'de okuma-anlama oranının ciddi anlamda düşük olduğunu söyledi. Güler, "Hızlı okuma-hızlı anlamayla ilgili verdiğim eğitim ve hazırladığım kitap ile eğitim alındığında bu durum ortadan kalkar. Bizim amacımız millîdir. Ülkemizin, milletimizin kültürüne ve eğitimine katkıda bulunmak, onları başarıya ulaştırmaktır" dedi.
facebook-paylas
 Tarih: 13-07-2020 16:57:39  -   Güncelleme: 13-07-2020 17:22:39

Amaç eğitime katkı sağlamak

 

 

Ankara’da Türkolog Yusuf Güler, anlayarak hızlı okuma üzerine yazdığı kitap ve geliştirdikleri eğitim hakkında bilgi verdi. Dünya geneline bakıldığı zaman özellikle gelişmiş ülkelerde okuma ve anlama oranının ciddi anlamda yüksek olduğunu belirten Güler, Türkiye'de bu konu üzerine eğitimlerin henüz tam olarak verilmediğini ifade etti. Güler, genel olarak insanlarda okuma-anlama yönünde sorunların var olduğunu, bu konu üzerine çalışmalar yaptıklarını kaydetti. Hızlı okuma-anlama bununla birlikte dikkat gelişiminin de sağlanmasıyla beraber çok ciddi bir başarı elde edildiğini söyleyen Güler, "Örneğin, öğrenciler yıllarca kurslara gidiyor; birçok eğitim ve özel ders alıyorlar. Sonuca baktığımız zaman istenilen verim yok, verim çok düşük oluyor. Bizim hazırladığımız eğitimi alan öğrenciler ciddi anlamda başarı elde ediyor. Uzun paragraflar öğrenciler için kabus oluyor. Biz bu soruları nasıl çözüyoruz? Belli anahtar kelimeleri öğretiyoruz" dedi.

'UZUN PARAGRAFLAR ÖĞRENCİLER İÇİN KABUS OLUYOR'

Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi’nin (ÖSYM) bir dilinin olduğunu, öğrencilere ÖSYM’nin mantığını öğreterek ilerlediklerini kaydeden Güler, şunları söyledi:

"Özellikle paragrafta sıralama, yer değiştirme, anlam bütünlüğünü bozan cümleyi bulma, akışı bozan cümle, ikiye bölme ve kesin yargı soruları ciddi anlamda zaman kaybettirmektedir. Uzun paragraflar öğrenciler için maalesef kâbus oluyor. Aynı anda 2-3 kelimeyi blok olarak okumayı  öğretiyoruz. Ayrıca soru köküne göre, cevap nerede-nasıl olur gösteriyoruz. Hızlı okuma eğitimi almayan öğrencilerde genellikle şöyle sorunlar ortaya çıkar; uzun paragraf olan bir soru gördüğü anda sorudan kaçar. 'Nasıl olsa ben bunu çözemeyeceğim' diye. Oysa ÖSYM burada Psikolojik yaklaşıyor. Psikolojik olarak öğrenciyi etkilediği için öğrenci o soruyu çözmeden geçiyor. Uzun sorunun mantığı her zaman daha kolay olmasıdır. Biz burada öğrencileri sınavlara psikolojik olarak da hazırlıyoruz. 'Hangi soruya nasıl bakmalıyız, soru köküne göre cevap nerede-nasıl olmalı' kısmında verdiğimiz eğitimlerle ve kitabımızda bunu anlatmaya çalışıyoruz."

'HER MESLEK GRUBUNDAN İNSANLAR HIZLI OKUMA İÇİN BAŞVURUYOR'

Anlayarak hızlı okuma sadece öğrencilerin değil, neredeyse tüm meslek gruplarında çalışan ve kendini geliştirmek isteyen insanlar için de önemli olduğunu kaydeden Güler, "Farklı birçok meslek grubundan insan anlayarak hızlı okuma için başvuruda bulunuyor. Bizim amacımız anlama ve okuma oranını yükseltmek. Bu hemen birden olmaz. Her şeyde olduğu gibi burada bir emek gerekir. 21 günlük bir çalışma ile okuma-anlama-dikkat oranında en az yüzde 50’lik bir artış olur. Kişi eğer kitabım üzerinden düzenli bir şekilde çalışıyorsa okuma-anlama oranı çok fazla artacaktır. 120 kelimelerden başlayıp bin 500 kelimelere çıkan insanlar da var. Hızını ikiye katlayanlar da var" diye konuştu.

'TÜRK İNSANININ OKUMA-ANLAMA ORANI DÜŞÜK'

Türk insanının genelde göz ile okuma gerçekleştirdiğini belirten Güler, "Öğrenciler genellikle içten seslendirir. İçten seslendirme dediğimiz durum, dudakları oynatmadan, ses çıkarmadan içinden kendi kendine konuşur gibi okumadır. Sanki birine anlatıyormuş gibi bir durum ortaya çıkar. Bu ciddi anlamda sıkıntılı durumdur. Bundan kurtulmamız gerekir. Hızlı okuma-hızlı anlamayla ilgili verdiğim eğitim ve hazırladığım kitap ile eğitim alındığında bu durum ortadan kalkar. Ayrıca dudak kıpırdatmadan sadece göz ile algılama yapılabilecek. Bunun için bir süre egzersiz yapılması gerekir. Bu kitapla biz beyni eğitiyoruz. Beynin nasıl okuması gerektiğini de beyne öğretiyoruz. Türk insanının okuma-anlama oranı ciddi anlamda düşüktür. Bizim amacımız burada millîdir. Millî bir görev olarak biz bu işe başladık. Amacımız ülkemizin, milletimizin kültürüne, eğitimine katkıda bulunmak; onları başarıya ulaştırmaktır" ifadelerini kullandı.

 

 

  Bu haber 2050 defa okunmuştur.

  YORUMLAR YORUM YAP | 0 Yorum
  FACEBOOK YORUM
Yorum
  DİĞER HABERLER Haberleri
YUKARI YUKARI